Cemil Meriç ile Sohbetler

Yazarı
Türü
Hatırat
Sayfa Sayısı
384
Baskı Tarihi
2005
Yazılış Tarihi
1982
ISBN
975-00125-1-8
Baskı Sayısı
1
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
Doğu Kütüphânesi
Editörü
Halil Açıkgöz
Bu kitabın yazarı aslında Halil Açıkgöz ancak altını çizdiğimiz tüm satırlar Cemil Meriç'e ait olduğundan yazarı Cemil Meriç olarak girdik.

Kaynaktan Diğer Alıntılar

Başlık Altı Çizili Satır Sayfa Artan sıralama
Cemil Meriç'in gözünden Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk bir imamdır bir camide. Ben Hareket'de çalışırken o da geldi.. Büyük saygı gösterdi, ilan-ı aşk etti. Yetişmek istiyorum, yardım eder misin, dedi. Eve geldi. Karadenizliymiş. Kısa boylu. Herkese yaptığım tavsiyeler.. Lisân, okumak. Fransızca'ya başladı. 246
Düşüncenin kendisi aydınlık değildir, aydınlıksa düşünce olamaz Milliyetçilikti, şuydu, buydu, dalandı, feşmekândı.. kapkaranlık bunlar. Kurtulmak için okuyacaksınız. Raymond Aron Batı'nın en aydınlık kafalarından birisi. Hem gazeteci, hem sosyoloji kürsüsü başkanı. Düşüncenin kendisi aydınlık değildir, aydınlıksa düşünce olamaz. 243
Kemalizm bir büyüydü. Mustafa Kemal ölünce ben bile bir şiir yazmıştım. Kemalizm bir büyüydü. Fakat ölümle bu büyü bozuldu. Aydınlar tabiî olarak marksist oldular. 219
Hocalarımız hakkında acıtıcı bir tespit Evlâdım, sizlere ümmiler hocalık yapıyor. (25 Temmuz 1977) 217
Tiyatro bir mekteb-i edeb değildir, mekteb-i fuhşiyattır Batı'da. Esasen Türk Tiyatrosu diye birşey yok. Bizde tiyatro yok. Yapılanlar ve yazılanlar Batı'nın birer taklidi. Roman olmadığı gibi, tiyatro da yok bizde. Batı'da tiyatro kiliseden çıkmıştır. Kiliseden, yani hıristiyanlıktan. Papazlar câhil halka İsa'yı, doğumunu anlatabilmek için bazı vâsıtalara, gösteri vâsıtalarına baş vurmuşlar. Oradan çıkmış. Yerini, zamanla, bütün diğer sahalarda olduğu gibi drama bırakmış. Yani tezatlara. Bizde tiyatronun ne dinde yeri var ne örfte, âdette. Orta oyunu ise bir eğlence vâsıtasıdır. Makbul görülmemiş oyuncular, hâlâ da öyle. Kızımı bir tiyatrocu istese vermem şahsen. Hakîr görmek değil bu benimki. İnsan olarak ancak nazarımda bir değeri vardır; ama o kadar. Tiyatro ve tiyatroculuk, Avrupalılaşmış zümrenin tutkusu. Kendi rezaletlerini, fuhşiyâtını ve zinalarını görüyorlar, seyrediyorlar. Halk pek îtibar etmemiştir. Tiyatro bir mekteb-i edeb değildir, mekteb-i fuhşiyattır Batı'da. 19 Temmuz 1977 214
Andre Gide haklı. Roman devrini tamamlamıştır. Esasen Andre Gide haklı. Roman devrini tamamlamıştır. Romanın kuşatacağı mes'eleleri ilimler ele almıştır zâten. Balzac'tan sonra artık romancı gelmemiştir ve gelmez de. 207
Roman bir mes'eleyi halletmez, hallederse ona destan denir... Roman bir mes'eleyi hallederse destan olur. Roman cemiyetin mes'elelerini olduğu gibi aksettirir, hal çâresi göstermez. Yeniginin, mağlubiyetin, çatışmanın ifadesidir çünkü. Dostoyevski'nin romanları tam romandır, hiçbir mes'eleye çare gösterilmez. İnsan bütün dehşetiyle kendi dramını yaşar. Tolstoy'unkiler bir parça destandır. 206
Kemâl Tâhir Türkiye'de şimdi hem sağın ve hem solun okuduğu bir tek romancı var: Kemâl Tâhir 206
Yabancı Dil Yetişmeden yabancı dil öğrenmeye taraftar değilim. Ama yetiştikten sonra şart. Senin için bir tehlike yok artık. İdeolojik hiçbir tehlike yok senin için. 205
Mecnunlar içinde kaldım eyvah! Caniler içinde kaldı Naci Tahlisine yok mu bir duacı?                         Muallim Naci Mecnunlar içinde kaldım eyvah Tahlisime kerem kıl ey Allah                         Cemil Meriç 203