Uçurtma Avcısı

Kaynaktan Diğer Alıntılar

Başlık Altı Çizili Satır Sayfa Artan sıralama
"Gerçek erkekler adası.." Ona(Baba'ya) göre İsrail, aklı fikri petrolün kaymağını yemekte olduğu için kendisiyle ilgilenmeye vakit bulamayan Arapların ortasında bir "gerçek erkekler" adasıydı. 129
Hülasası.. "Gözlerimi bavullarımıza çevirdim. Bu görüntü, içimi Baba'ya karşı acımayla doldurdu. 127
Ölümü, yüce bir amaca hizmet edenlere has o bakış.. Molla duasını bitiriyor. Amin. Uzun mutfak bıçağını alıyor. Geleneklere göre, koyun bıçağı görmemeli. 79
Oğlunu Allah'a kurban etmesine ramak kalan İbrahim Peygamber'in anısına.. Yarın İslam takviminin son ayı, Dhul-Hijiah'ın onuncu günü; üç günlük bayramın, oğlunu Allah'a kurban etmesine ramak kalan İbrahim Peygamber'in anısına kutlanan Kurban Bayramı'nın ilk günü. 78
Ve Uçurtma.. Kış, Kâbil'deki her çocuğun en sevdiği mevsimdi; en azıdan babası iyi cins bir soba alabilen çocukların. .. Kış benim için çok haneli bölmelerin, Bulgaristan'ın başkentini anımsamanın sonu, Hasan'la s 49
Sonun Başlangıcı... Sabahın ilk saaterine kadar öyle, sarmaş dolaş kaldık.Silah sesleri, patlamalar, bir saatten az sürdü, ama ödümüzü koparmıştı, çünkü o güne kadar hiç silah sesi duymamıştık. O sıralar bu tür sesler bize yabancıydı.Bombaların,makineli tüfeklerin sesi ile büyüyen Afgan cocukların kuşağı henüz doğmamıştı.Yemek salonunda birbirimize sokulduk, güneşin doğmasını bekledik;hiçbirimiz, bir yaşam tarzının sona erdiginin farkında değildik.Bizim yaşam tarzımızın.Henüz sona ermemişti belki, ama sonun başlangıcıydı.Sonu, yani resmi sonu, önce Nisan 1978'de koministlerin darbesiyle, sonra da Aralık 1979 da, Rus tankları Hasan'la oyun oynadığımız sokaklara girdiği, tanıdığım Afganistan'ı öldürdüğü ve hala sürüp giden dönemi başlattığı gün geldi. 37
Çocuk... Çocuklar boyama kitabı değildir.Onları en sevdiğin renklere boyayamazsın. 23
Zamanın bile kopartamayacağı bir bağ.. Sonra bize, aynı süt annenin emzirdiği çocukların kardeş olduğunu, aralarında zamanın bile kopartamayacağı bir kan bağı oluştuğunu söylerdi. Hasan'la aynı memeden süt emmiştik. İlk adımlarımızı aynı bahçede, aynı çimenlerin üzerinde atmıştık. Ve ilk sözcüklerimizi aynı çatının altında söylemiştik. Benimki "Baba" idi. Onunkiyse "Emir." Benim adım. Şimdi geriye bakınca, 1975 yılında olanların -ve onu izleyenlerin- kökeninde bu iki sözcüğün yattığını görüyorum. 12
Yeniden iyi biri olmak mümkün. Bir söğüt ağacının yakınındaki tahta sıraya oturdum. Rahim Han'ın telefonu kapatmadan hemen önce, aklına son anda gelivermiş gibi söylediği şeyi düşündüm: "Yeniden iyi biri olmak mümkün." Bir kez daha yukarıya, ikiz uçurtmalara baktım. Hasan'ı düşündüm. Baba'yı. Ali'yi. Kabil'i. Her şeyi değiştiren o 1975 kışına kadar olan yaşamımı. Her şeyi değiştiren ve beni, bugün neysem o yapan kışı. 2