Veba

Yazarı
Türü
Roman
Sayfa Sayısı
270
Baskı Tarihi
Ekim 2009
ISBN
978-975-510-767-7
Baskı Sayısı
13
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
Can
Mütercimi
Nedret Tanyolaç Öztokat
Orijinal Adı
La Peste
Albert Camus adı, çoğu okurun aklına hemen Yabancı adlı romanı getirir. Ancak, yazarın en önemli yapıtı, aslında, Veba’dır. Keskin bir gözlem gücünün desteklediği arı bir bilinçle yazılmış olan Veba, yalnızca 20. yüzyılın değil, bütün bir insanlık tarihinin ortak bir sorununa değinir: felaketin yazgıya dönüşmesi. Albert Camus’nün hiçbir yapıtında böylesine acı bir yazgı, böylesine şiirsel bir dille ele alınmamıştır. Veba, insanın ve aydınlığın şiiridir. Bu şiirde renkler alabildiğine koyu, ancak yazarın sesi o denli umut doludur. Beklenmedik bir boyuta ulaşan veba salgını, tüm Oran kenti sakinlerini önce umutsuzluğa boğar, ardından Doktor Rieux, Tarron ve Grand’ın gösterdikleri dayanışma örneği, başta yetkililer olmak üzere, herkese bir güç ve umut kaynağı olur. İşte Albert Camus’nün insana bakışı ve inancı bu noktada karşımıza çıkar. (Kitabın arka yüzündeki açıklamadan alıntılanmıştır)

Kaynaktan Diğer Alıntılar

Başlık Altı Çizili Satır Sayfa Artan sıralama
İnsanların uykusu vebalıların yaşamından daha kutsaldır Bir insanın kurşuna dizildiğini hiç gördünüz mü? Hayır ,tabi genellikle davetli olmak gerekir ve izleyiciler önceden seçilir.Sonuçta siz resimlerde kitaplarda kalmışsınız.Bir bant bir direk ve uzakta birkaç asker. Hiç öyle değil! Tetikçi birliğinin,tam tersine, mankumun bir bucuk metre yakınında durduğunu bilir misiniz? Mahkumun iki adım atsa silahlara çarpabileceğini bilir misiniz? Bu kısacık mesafede tetiği çenlerin kalbe nişan aldığını ve hep birlikte orada bir yumruğun girebileceği bir delik açtıklarını bilir misiniz?Hayır bunları bilemezsiniz çünkü bunlar konuşulmayan ayrıntılardır.İnsanların uykusu vebalıların yaşamından daha kutsaldır.İyi insanların uyumasına engel olmamak gerekir.Kötü bir tat bırakırdı böyle bir şey ve tadın yerinde olması için ısrara yer yoktur, herkes bilir bunu. Ama ben o zamandan bu yana iyi uyuyamadım. Kötü tat ağzımda kaldı ve ısrar etmekten yani bunu düşünmekten vazgeçemedim 219
Veba Adamın uğursuzluğu önceden haber verdiğini kabullenmekle birlikte, bunun deprem olacağını anımsatan Tarrou'ya yaşlı adam şöyle karşılık veriyordu:'' Ah keşke bir deprem olsaydı!Tam bir sarsıntı... 105
Zaman "Soru: Zamanı yitirmemek için ne yapmalı? Yanıt: Onu olabildiğine duyumsamak. Yöntem: Bir dişçinin bekleme odasında rahatsız bir koltukta gün geçirmek, pazar öğleden sonrasını balkonda yaşamak, anlam 30