Abes

Neden Altını Çizdim?
Bu satırları her okuduğumda özellikle ikinci paragraf tüylerimi diken diken yapıyor.
Bu daima böyleydi.Ne kadar ciddi başlarsa başlasın burada her iş beklenmedik neticelerde biterdi. Bu kahvenin bir adım ötesinde yüzde yüz gibi bakılan bir hesap, burada birdenbire en hafif ihtimal şekline girer ,bir yığın gidip gelmeden sonra talihin bir alayı olurdu. Hülasa bu abes denen şeyin bataklığı idi. Ve ben farkında olmadan ona gömülmüştüm. Sanki çok tüylü, yumuşak bir yığın kol ve kanatlı, insanı adeta bitmez tükenmez gıdıklamalar kısık gülüşler ve haz baygınlıkları içinde sömürüp tüketen bir hayvanın eline düşmüşüm gibi bu manasız aleme gömüldüm. Hiç birşeyin birbirini tutmadığı ve her şeyin şaşırtıcı şekilde birbirine bağlı olduğu dünyada, bilmediğimiz bir dünyada kopan bir fırtınanın getirdiği enkazdan yapılmış bir panayırda imişim gibi yaşamaya başladım. Bu fırtına nerede kopmuştu? Hangi tuhaf ve zıtlarla dolu alemleri yağma etmiş yahut nasıl karmakarışık bir armadayı böyle didik didik savuşturmuş ki bize kadar getirip önümüze yığdığı şeylerin hiçbirini asıl kendi çehrelerinde tanımamıza imkan yoktu. Her şey hokkabaz şapkasından çıkar gibi birbirinin peşinden birbirine takılı geliyordu. Bu yaşanırken çok rahat, sonradan üzerinde düşünülünce bir kabus gibi sıkıcı bir şeydi.
Ahmet Hamdi Tanpınar - Saatleri Ayarlama Enstitüsü - Sayfa 138

Türü
Roman
Sayfa Sayısı
358
Baskı Tarihi
Nisan 2001
Yazılış Tarihi
1954
Baskı Sayısı
3. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
Yapı Kredi
Editörü
Turan Alptekin