Gece, insan, yolda giderken, Tanrı'yı usuna getirmeden edemez sanıyorum. insani gece, yorulmadan yürüse, yürüse, yürüse, yürüse Tanrı'yı bulur. bir yürümemiz kalıyor O'nu bulmak için. Tanrı'sız ne eder, nasıl geçirir bir gecesini insan? insan O'na bağlanmadan, nasıl bulabilir sabahı? Tanrı olmasa kim kurtaracak geceye düşeni?
Beni O tutuyor: yoksa, düşerim boşluğa insansızlığa susuzluğa.
Bir yazarın notları l -
Sayfa 59
-
Türü
Deneme
Sayfa Sayısı
136
Baskı Tarihi
1999
ISBN
975-7013-12-9
Baskı Sayısı
2. Baskı
Basım Yeri
Ankara
Lisedeyken, okuldan eve dönüşlerimde, Akbaşı dediğimiz kırsal bir yerden geçerdim. Öylesine çok su akardı oralarda ki, öğrendiğim yeni bir Fransızca sözcük varsa, eğilip su içerken onlar da arınırdı, yıkanırdı o soğuk sularla. Eve varır varmaz, o sözcükleri defterimin sayfalarında kurular, onları yeniden düzene koyarak yarınki savaşa hazırlardım. Kendilerine iyi baktığım için, bu sözcükler de hiç mi hiç bırakmazlardı beni. En iyi arkadaşlarım, bu öğrendiğim Fransızca sözcükler olurdu.
Kahvelerde okuduğum kitapların tadı bir başka oluyor.