Üniversite muhtariyet almadan önce olduğu gibi, aldıktan sonrada, belki evvelkinden daha fazla, siyaset yapmıştır. Eski siyaset sadece bakanlığa karşı idi. Şimdi ise, bir siyasi teşekkül imiş gibi, kendi iç idaresinin bütün cihazlarında hakim bulunmaktadır. Halk partisi iktidarda iken, her fakültenin bir veya bir kaç ordinaryüsü parti ile sıkı ve mahrem temas halinde idi ve partinin direktiflerini alarak fakültenin içindeki kendi grubuna bildiriyordu. Fakültelerin bir kısım yetiştirici elemanları işte bu direktiflerle seçildiler.
Her fakültenin bu siyasi zümreleri böyle teşekkül ettikten sonra bunlar içlerinde temiz şahsiyetlerin infial ve mukavemetlerine rağmen kendi aralarında meydana gelen zümre menfaatlerini reylerine hakim kıldılar. Bir odadan kulaklara fısıldanan bir zümre kararı, seçimden önce bütün odaları dolaştı. Fakülteler birer siyasi kulüp haline geldi. Millyetçilik zihniyetlerine aykırı olarak verilen öyle kararlar vardı ki, bunlar da üniversiteler kanununa dahi dikkatle riayet edilmemiştir. Bu içli dışlı siyaset ihtirası, üniversiteyi bir ilim müessesesi olmaktan pek uzaklaştırmıştır.
Kültür ve Medeniyet -
Sayfa 73
-