Aslan dövmesi

Neden Altını Çizdim?
"Tasavvuf eskiden hâl idi, sonra kâl oldu, şimdi ise hayâl oldu" diye bir deyiş vardır. İslam'ın emirlerinin aksiyona dönüşmesi için üstüne bindiğimiz nefis atının ehlileştirilmesi hayat ilerledikçe daha bariz görünüyor insanın gözüne. Ancak insanın kendi öz gelişimine talip olması, hayatın en zor projelerinden biridir ve o yoldan dönenlerin oranı da az değildir. Sûfilerden görünüp kötü misal olanlarınçoğunu da bu zümre teşkil eder muhtemelen. Halbuki omzunda aslan dövmesi isteyenlerin, sadece acıya katlanması, değil, omzunda böyle bir dövme olduğunu da unutması gerekir.
Ancak sufiliğin damla damla gelişen faaliyeti daha önce zikrettiğimiz postülaları kabul edenler arasında dahi belirli bir miktar sabırsızlığa sebep olur. Dolayısıyla da insanlar sık sık kendi sülûklarının kendilerine gösterildiğine inandıkları çizgi boyunca ilerliyor olmadığından şikayet ettikleri görülür: "Aslan Dövmesi" hikayesinde de durum bunun aynısıdır. Rûmî'nin Mesnevi'sinin birinci kitabında yer alan bu hikaye şöyledir: Adamın birisi bir dövme ustasına gider ve sırtına bir aslan dövmesi yapmasını ister. Ancak dövmeci işe başlayıp da adam iğnenin sivri ucunu sırtında hissedince acıyla bağırır ve ustaya hayvanın hangi kısmını yapıyor olduğunu sorar. "Kuyruğu yapıyorum" der dövmeci. "Boş ver kuyruğu" der beriki, "başka bir yerinden başla". Fakat usta, aslanın başka bir yerini yapmaya başladığında müşteri bu yerin de en az birincisi kadar canını acıttığını görür ve ondan o yerden de vazgeçmesini ister. Ve bu durum, usta iğneleriyle boyalarını yere çalıp artık adama elini bile sürmeyeceğini söyleyinceye kadar devam eder. Böylece usta işi bırakmak arzusuna nail olur, adam da ağrı ve acılardan kurtulma isteğine. Gelgelelim sonuçta da ortaya hiçbir şey çıkmamış olur.
İdris Şah - Yol'un Yolu - Sayfa 13

Türü
Araştırma
Sayfa Sayısı
167
Baskı Tarihi
1996
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
İnsan
Editörü
İDris Şah
Mütercimi
M. Ali Özkan
Orijinal Adı
a perfumed scorpion