İnsan paltoyu başkaları için giyer!

Neden Altını Çizdim?
Dostoyevski ilk romanı olan İnsancıklar'ı yazdığında 24 yaşındadır. "çizmeye gururumu korumak için ihtiyacım var." dediği sıralarda Gogol'un Palto'su da yayınlanmıştı. Palto'nun sarsıcı tarafı "bir insan hayatını neye bağlarsa, umudu her neydeyse onunla yaşar, onda nefes alır, onunla ayakta kalır. Varoluşuna o anlamı yükler sadece ve elinden kendini hayata bağlayan tek ve en önemli tutanağı alırsanız, ölür." cümlesini hiç acımadan yüzümüze çarpıyor oluşuydu. İnsancıklar'ın yukarıda alıntıladığım bölümününse bende başka çağrışımları oldu. Elim ayağım buz keserken, yazmadan geçemedim.
Peki, insanların soğuğundan korunmak için ruhumuza ne giydireceğiz? "İnsan içine çıkmak" çizmeyle, kürkle, paltoyla, koca bir nasreddin hoca fıkrasına çevirdiğimiz hayat... ve insanlar neden bir çıplak gördüklerinde, ona acıyarak, aslında sırtlarının pek oluşundan gurur duyar? İnsan neden kendinden herhangi bir ölçütte altta olanı ezme, aşağılama güdüsündedir? Ruhumuzu ezme fırsatını vermeyelim diye neleri giyiyoruz üstümüze?
Dostoyevski'nin ve benim sorum bu.
Yarın daireye giderken ne giyeceğim ayağıma? Bu düşünce insanı perişan etmeye yeter de artar Varvara'cığım. Aslını ararsanız, kendim için üzülmüyorum. Dondurucu soğukta paltosuz, yalınayak da dolaşabilirim. Ne yapayım, katlanırım. Uysal, küçük bir insanımdır... Ama elalem ne der? Dili zehir saçan o canavalar daireye paltosuz geldiğimi görünce neler söylemezler! İnsan paltoyu- belki çizmeyi bile- başkaları için giyer. Çizmeye gururumu korumak için ihtiyacım var.
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski - İnsancıklar - Sayfa 108

Türü
Roman
Sayfa Sayısı
157
Baskı Sayısı
0. Baskı
Yayın Evi
İletişim Yayınları
Vikipedi, özgür ansiklopedi İnsancıklar, 19. yüzyıl Rus yazarlarından Dostoyevski'nin ilk romanı (1846). İlk Rus toplumsal romanı sayılır. Romanın ana teması diğer Dostoyevski romanlarında olduğu gibi "acıma" dır. Eserin ortaya çıkışı ilginçtir: Yazar eseri bitirir bitirmez bir arkadaşına (Grigoroviç) okutur, o da eserden o kadar etkilenir ki romanı hemen gecenin bir yarısı döneminin önemli şairlerinden Nikolay Nekrasov'a götütür.