Neden Altını Çizdim?
Yakın tarihimizde kaybedenlerle kazananların maalesef paylaştığı çok alçakça bir ruh halini çok güzel anlatıyor bu satırlar.
Tamamdır bu iş Abdülkerim oğlum ... Gitti gider Sarı Paşa bu kez ... Allah babanın top arabasına binse kurtulamaz. Ciğeri, bakır onluk etmez benim paramla ... " Yan odada bir gürültü duyup şimşek gibi döndü. Elini beline atmıştı. "Husssl Bitiririm!" Rum oğlanı şaşkın bakıyordu. Elini yavaşça indirdi:
- Nerde kaldı senin çorbacı?
- Bilmem! lçer misiniz kahve?
_ Kahve ... Patronundan mı öğrendin bu oyunları köpoğlusu .. Geleli bir saat oldu ... Nerdeydi aklın istemez ...
Pencereye döndü, kasıldı. Bir İngiliz şilebi giriyordu limana ...
Yazısını seçmeye çalıştı.
- Sordum ya paşam ... "lçmem" dediniz ...
Oğlana anlamadan baktı. Ellerini göbeğine bağlamıştı. Yılışıyordu. Ürktüğü belli. .. Kaşlarını çatıp iğrenmiş gibi yüzünü buruşturdu. ınsanların kendisinden korkmalarına, evel-eski bayılıyordu. İktidarı hırsla istemesi bundandı. Hem de olur olmaz iktidar değil, polisle ilgili ... Yakalamakla, içeri atmakla, sopa çekmekle ilgili, ürkütücü, köpekleştirici soydan iktidar... içişleri'nin çağırdığını duyduğu anda, dizleri kesilmeli herifin ... Boğazı kurumalı... Çoluk çocuk, cenaze çıkıyor gibi çığrışmalı. .. N'olduğu belirsiz çünkü. Bunun ucunda asılmak bile var. En yüreklisi köpekleşmeli önümüzde ... Tükrüğünü yutamamalı..."
Farkına varmadan kasılıyor, göğsü ileri çıkıp kafası dikiliyordu.
Kurt Kanunu -
Sayfa 11
-
Türü
Roman
Sayfa Sayısı
312
Baskı Tarihi
Ekim 2010
Yazılış Tarihi
1969
ISBN
978-975-273-154-7
Baskı Sayısı
3. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Editörü
Sevengül Sönmez
"Kurtlukta düşeni yemek kanundur" korkusunu her an enselerinde hissederek yaşayan köşeye kıstırılmış, kendileriyle ve geçmişleriyle, içinde bulundukları zamanla hesaplaşan insanları anlatıyor Kemal Tahir, Kurt Kanunu'nda. Cumhuriyetin en bunalımlı dönemlerinden biri olarak değerlendirilen "İzmir Suikasti" olayına karışan ve karıştırılanların dramı olarak da okunabilecek roman, İttihatçılar arasındaki iktidar kavgasını ve tasfiye sürecini de acımasız bir yalınlıkla ve özeleştiriyle ortaya koyuyor.
Esir Şehir Üçlemesi'nde taşıdığı umudu Yol Ayrımı'nda yitirmeye başlayan Kemal Tahir, Kurt Kanunu'nda mücadelenin kime ve neye karşı yapıldığının pek de öneminin kalmadığı günleri "hayal kırıklığını satır aralarına gizleyerek" ustalıkla betimliyor.