Neden Altını Çizdim?
(sf:176)
Babi sözlerini bitirince, suskunlaştı. Leyla da öyle. Anne'nin hiçbir yere gitmeyeceğini biliyorlardı. Ahmet'le Nur yaşarken, Afganistan'dan ayrılmak onun için zaten düşünülemez bir şeydi. Şimdi, şehit olmalarından sonra, toplanıp kaçmak daha da korkunç bir hakaret, bir ihanetti. Leyla onun sesini duyar gibi oldu.
"Böyle bir şeyi nasıl düşünebilirsiniz? Ölümlerinin senin için hiçbir anlamı yok mu? Beni avutan tek şey, onların kanını emen bu topraklarda yürüdüğümü bilmek..."
Babi sözlerini bitirince, suskunlaştı. Leyla da öyle. Anne'nin hiçbir yere gitmeyeceğini biliyorlardı. Ahmet'le Nur yaşarken, Afganistan'dan ayrılmak onun için zaten düşünülemez bir şeydi. Şimdi, şehit olmalarından sonra, toplanıp kaçmak daha da korkunç bir hakaret, bir ihanetti. Leyla onun sesini duyar gibi oldu.
"Böyle bir şeyi nasıl düşünebilirsiniz? Ölümlerinin senin için hiçbir anlamı yok mu? Beni avutan tek şey, onların kanını emen bu topraklarda yürüdüğümü bilmek..."
"Bu ülkeyi bu kadar çok sevmeme karşın, bazen çekip gitmeyi düşünüyorum." dedi Babi.
"Nereye?"
"Unutmanın kolay olacağı bir yere..."
Bin Muhteşem Güneş -
Sayfa 175
-
Türü
Roman
Sayfa Sayısı
0
Baskı Sayısı
0. Baskı
Nereye giderseniz gidin, ülkeniz peşinizden gelir. Artık siz orada yaşamasanız da o içinizde yaşar. Afganistan'ın Khaled Hosseini'de yaşadığı gibi...
Bin Muhteşem Güneş, ilk romanı Uçurtma Avcısı'yla tüm dünyada inanılmaz bir başarı yakalayan Hosseini'nin ikinci romanı. Yazar bu romanında da yine doğduğu toprakları anlatıyor. Bu kez iki kadının kesişen yaşamları ve dostlukları üzerinden...
Küçük yaşta evlendirilen kızlar, çocuğu olmayan kadınlar, babaya ya da çocukluk arkadaşına duyulan, geçmişe gömülmüş aşklar...