Füsusu'l Hikem

Türü
Diğer
Sayfa Sayısı
0
ISBN
978-975-9161-23-1
Baskı Sayısı
0
Yayın Evi
Sufi Yayınları
Mütercimi
Abdülhalim Şener
İslam irfan tarihinin en mühim şahsiyetlerinden birisi olan Şeyhü’l-Ekber Muhyiddin İbnü’l-Arabî’nin, en çok tartışılan eseri Füsusu’l-Hikem (Hikmetlerin Özü)’dir. Peygamberimiz’den aldığı talimat üzerine, “ne bir harf noksan ne de bir harf fazla” olmamak üzere nakledilen bu hikmetlerin her biri, bir Peygamber’in hakikatinden süzülüp gelmiştir. Eserleri ile İslam irfanının zenginliğini ve enginliğini ortaya ymuş olan bu büyük bilgenin, mühim eseri Füsusu’l-Hikem’in yeni bir tercümesini sizlerle paylaşıyoruz. Füsus’un Türkçe okuyup yazanlar açısından sarih, temiz ve duru bir tercümesi olma niyazıyla sunduğumuz bu kitabın Şeyhü’l-Ekber’in irfan dünyasındaki derinliğini aksettirmesi dileğimizdir

Kaynaktan Diğer Alıntılar

Başlık Altı Çizili Satır Sayfa Azalan sıralama
İnceltilmemiş, donuk ve cilasız ayna Bir varlığın kendi benliği ile kendi nefsini görmesi, sözgelimi bir aynada kendi nefsini seyretmesine benzemez. Çünkü seyredilen yerin verdiği biçimde, seyredenin kendi benliği görünür. Böylesi bir yer olmasaydı ve Allah'ın onda tecellisi bulunmasaydı, herhangi bir suret bir şekil görünmezdi. Oysa, Yüce Allah, tüm alemi, ruhu olmayan bir beden gibi yaratmıştır. Yani, bir bakıma, âlem henüz inceltilmemiş, donuk ve cilasız bir ayna gibiydi. 11
Hal bilinci Kulun kendi doğasının sınırlarına ilişkin bilinci yoktur. Haline bilinci vardır. 23
İsmail Kelimesindeki Ali Hikmetinin Özü Her varlığın ancak kendisine göre bir Rabbi yani terbiye edicisi vardır. 61
Bütünün kendi parçasına iştiyakı Hazret-i Muhammed'e (a.s.), kadın sevdirildi. O da kadına aşık oldu. Bu iştiyak, bütünün kendi parçasına olan tutkusudur. 226
Kadın, tabiat Erkek için kadın, Allah için tabiat gibidir. Öyle bir tabiat ki erkek, ona bilinç biçimde yönelerek ve Allah'ın buyruğuyla, onda varlık aleminin suretlerini fethetti. 230