Yanlış Cumhuriyet Atatürk ve Kemalizm Üzerine 51 Soru

Yazarı
Türü
Araştırma
Sayfa Sayısı
438
Baskı Tarihi
Mayıs 2008
ISBN
978-975-9169-77-0
Baskı Sayısı
1
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
Kırmızı
Editörü
Fahri Özdemir
"Bu çıkmazı aşmak için, bir zihin devrimine gerek vardır. Türkiye'de çağdaş ve özgürlükçü düşünce, kendisini yetmiş veya seksen yıldan beri cenderesine alan ipoteği atmalı, Türk modernleşmesinin tarihi eleştirel bir gözle yeniden değerlendirilmelidir." Ancak bu kambur atıldıktan sonradır ki, Kemal Atatürk adındaki parıltılı ve trajik insan, gerçek boyutlarında ele alınabilir; Türkiye gibi toplumlarda yüzyılda bir yetişen bu büyük kabiliyet, olağanüstü ihtirasları ve olağanüstü hatalarıyla, tarihte ait olduğu yere konabilir."

Kaynaktan Diğer Alıntılar

Başlık Altı Çizili Satır Sayfa Artan sıralama
Kıyas İslam aleminde yazılı anayasası olan ve parlamentoya dayalı meşruti rejimi deneyen ilk ülke de Türkiye'dir. Sözkonusu rejim 1920'de değil 1876'da kurulmuştur; kurucusu da Atatürk değil sultan II. Abdülhamid'dir. Birçok bakımdan Türkiye'nin bugünkü anayasasından daha çağdaş ve liberal bir anlayışı yansıtan 1876 Kanun-u Esasisi, İslam ülkeleri tarihinin ilk yazılı anayasasıdır. Bu anayasaya göre seçilen Osmanlı Meclis-i Mebusanı da, herhangi bir İslam ülkesinde toplanan modern anlamda ilk parlamentodur. Kıyaslamak açısından belirtelim ki, o dönemde Avrupa'nın önde gelen ülkelerinden biri olan Avusturya-Macaristan imparatorluğu ilk genel parlamentosuna 1867'de (Türkiye'den sadece 9 yıl önce) kavuşmuştur. Rusya'da ilk parlamento 1905'te (Türkiye'den 29 yıl sonra) kurulacaktır. 223
İslam dünyasında kurulan ilk matbaa, ilk günlük gazete İslam dünyasında kurulan ilk matbaa, 1490'larda İstanbul'da musevilerce kurulan matbaadır: II. Selim devrinde (1566-74) İstanbul'da en az üç musevi matbaası bulunduğu bilinmektedir. 221
Haremlik Selamlık Ermeni Evleri Türk ve gayrımüslim konutları arasındaki birtakım detay farkları bir yana, ortak bir mimari geleneğin varlığı açıktır. 215
Ek(ö)nomi Türkiye'de kişi başına milli gelirin Cumhuriyetin ilk 71 yılında 70 dolardan 2000 küsur dolara çıktığına dair verileri ihtiyatla karşılamak gerekir. ABD fiyat endekslerine göre 1923'teki 70 doların 1994'teki değeri 607 dolar eder. Türkiye'nin 1994'teki ulusal geliri kişi başına 2184 dolar olduğuna göre, bundan bileşik faiz hesabıyla 71 yılda ortalama %1.87 net kalkınma hızı ortaya çıkar, ki dünya ölçülerine göre mütevazı bir performanstır. Kaldı ki Türkiye'nin milli gelirindeki artış ağırlıklı olarak Atatürk devrinin değil 1950 sonrasının eseridir, ve ancak Tek Parti döneminin içe kapalı ve devletçi ekonomisinden uzaklaşıldığı oranda sağlanabilmiştir. Atatürk'ün öldüğü 1938 yılında milli gelir rakamı kişi başına 110 TL, yani 84 dolar olarak gerçekleşmiştir. 212
Peçeli Ermeni Hanımları Osmanlı devletinin reform sürecine baktığımızda bizi hayrete düşüren şey, eğitim ve meslek alanında kadınların sağladığı gelişmenin, Batı örneklerini ne kadar yakından izlediğidir. 206
Çok eşlilik İslam kişi hukukunun unsurlarından olan çok eşlilik, Osmanlı toplumunda belirleyici bir rol oynamamıştır. Çok eşliliğin üst düzey Osmanlı devlet görevlileri arasında yaygın olduğu bilinmekteyse de, toplumunun orta ve alt sınıflarında pek rağbet görmediği anlaşılmaktadır. Romanlardan ve seyyah gözlemlerinden elde edilen izlenim, (Kürt ve Arap bölgeleri dışında) öteden beri tek eşliliğin norm kabul edildiğidir. Duben & Behar'ın araştırmalarına göre 1885 itibariyle İstanbul'da evli erkeklerin sadece % 2.51'i çok eşlidir; bunlar arasında da ikiden fazla eş sahibi olanların oranı son derece düşüktür.3 Bursa, İzmir, Selanik gibi kentlerde de çok eşlilik oranlarının bundan çok farklı olmadığı anlaşılıyor. 206
Tek parti rejiminde din eğitimi politikası 1924'te medreselerin kapatılmasıyla, mesleki amaçlı din eğitimi devletin rersmi görevleri arasına katılmıştır. 203
Mebusluk kadar önemli bir başka ödül! Mebusluk kadar önemli bir başka ödül, Gazi'nin "sofra"sına kabul edilme ayrıcalığıdır. Adı geçen yazarlardan Özer, Bayur ve Atay, sofranın değişmez müdavimleri arasındadır. 121
Siyasi cinayetler Osmanlı saltanatının 16.cı yüzyıl ortalarını izleyen son 370 yıllık döneminde, şahsi istibdat (otokrasi) örneklerine çok ender rastlanır. 99
Saltanatın Faydaları İngiltere örneğine dönelim. İngiltere kraliçesini bugün çağdışı bir kalıntı, bir nostalji anıtı, kapanmış bir ayrıcalıklar devrinin boş bir simgesi saymak kolaydır. 97