Salah Birsel (d. 1919, Bandırma - ö. 1999, İstanbul), Şair deneme ve inceleme yazarı. Bandırma’da doğdu. İzmir erkek lisesi; İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü öğrenimlerinden sonra, İstanbul Nişantaşı Ortaokulunda Fransızca öğretmenliği yaptı. Bankacılık, iş müfettişliği, Edebiyat Fakültesi Kitaplık Müdürlüğü görevlerinde çalıştı, Ankara’da Türk Dil Kurumu Yayın Kolu Başkanlığı görevlerinde çalıştı. Ankara Üniversitesi Basımevi Müdürlüğü’nden emekli oldu. Salah Birsel; şiiri duygunun baskısından kurtarıp zekanın ürünü yapmak ister. Her şiirinde yeni bir ses; yeni bir yapı kurmaya çalışıyor. Ona göre: ’’Bir şiir. Yalnız o şiire giren değil, bir de girmeden kelimelerden meydana gelir… Bir şiirin güzelliği, kendi dışında bıraktığı kelimelerin sayısıyla doğru orantılıdır… Bir şiir göründüğünden çok daha başka bir şeydir… Bir şiirin güzelliğine, düzen örgüsüne hemen varılamaz. Okuyucunun şiire ulaşabilmesi için şiiri tekrar okuması, kendisi günlük etkilerin baskısından kurtarması, ruhunu arıtması, yıkaması, bir düzene sokması lazımdır. Duygulu şairi değil usta şairi, lirik şiiri değil, zeka şairini savunur. Şiirin fikirlerle değil, kelimelerle yazıldığını da bildiği için ‘’şair,kelimelerin üzerinde çok durmak, az bilineni de, yığınların diline yerleşmiş olanı seçmek zorundadır’’der. Şiirlerinde bu görüşler yansır. Salah Birsel : 1937’de ilk şiirinin ‘’Gündüz’’ dergisinde yayınlanmasından sonra 1941’de bugünkü şiir alanına girer. Şiirin bir yapı işi, şairin ödevinin güzel, başarılır biçimler kurmak olduğu görüşüne varır. Bu anlayışla Varlık, Türk Dili, Seçilmiş Hikayeler, Yeditepe dergilerine yazar. 1999 yılında İstanbul 'da ölen Salah Birsel 'in mezarı Feriköy Mezarlığı'ndadır.