28 Şubat

Balçiçek Pamir-Habertürk Gazetesi Yazıları

Türü
Gazete
Sayfa Sayısı
0
Baskı Sayısı
0. Baskı

Fadime Şahin 'tanık koruma' ile buhar oldu

Fadime Şahin’in bu ülkede, hatta bu dünyada yaşadığına dair ortada ne bir belge, ne resmi, ne de kişisel bir evrak var. Şahin’in nüfus kayıtları, SSK kayıtları yok. Hepimizin günlerce izlediği Müslüm Gündüz basılmasının ardından gelen mahkeme kayıtlarında ise kendisinden üstünkörü ‘bahsediliyor. Sadece bir iki cümle. İnanabiliyor musunuz? Ortada Fadime Şahin diye biri yok artık. FADİME Şahin’i hatırlıyor musunuz? Birçoğunuzun “Evet” diyeceğine eminim. Birçoğunuz da birkaç detay verince, biliyorum diyecektir. Ne garip, bir dönem günlük hayatımızın tam ortasına bomba gibi düşmüştü Fadime Şahin ve onu seks tuzağına düşüren Aczmendi tarikatı şeyhi Müslüm Gündüz. Upuzun saçları, sakallı ve elinde asasıyla dolaşan bu tarikat şeyhi ve renkli gözleri ağlamaktan şişmiş güzel yüzlü tesettürlü kızın dramı, her gece televizyonlar aracılığıyla evimizdeydi. “Pes artık!” demiştik. Din uğruna neler yapılıyor! Şimdi daha iyi hatırladınız herhalde. Sonra malum 28 Şubat’ın gelişi, tankların yürüyüşü... Türkiye’nin kaderi darbelerin, bu sefer “postmodern”i gelmişti. Fadime Şahin unutuldu gitti... Sonra galiba Reha Muhtar yıllar sonra buldu ortaya çıkardı. Estetik ameliyat yaptırmıştı ve başını açmıştı. Ne gariptir ki bu durum kimseyi şaşırtmamıştı. Öyle çok manipülasyon, öyle çok yanlı haberler yapılıyordu ki... Neyi yazıp çizeceğimize, neye inanacağımıza şaşırmıştık. Fadime Şahin-Müslüm Gündüz basılması, 28 Şubat sürecinin kuşkusuz tek nedeni değil ama gidişatı hızlandıran etkilerinden biri olmuştu. Kamu vicdanı yaralanmıştı. Bu kısa zihin tazelemeden sonra gelelim bugüne... Geçtiğimiz günlerde Yeni Şafak, Ergenekon soruşturması kapsamında ifadesine başvurulan bir gizli tanığın söylediklerini okuyucularına şöyle aktardı. “Fadime Şahin, aslında pavyonda çalışan bir telekızdı. Oradan alınıp, özel bir görevle Aczmendi Lideri Müslüm Gündüz’ün metresi haline getirildi. O dönemde yine gündemde olan cinci hoca Ali Kalkancı da aslında bir alkolikti. Bütün bu isimler Refahyol’u düşürmek için organize edildi” Bazılarını acı acı gülümseten, bazılarına “Hadi canım, saçma” dedirten bu bilgiyi doğrulamak aslında çok kolay olmalıydı. Bulursun Fadime Şahin’i, anlatır olup biteni. Ergenekon savcıları da aynı şeyi yaptı. Fadime Şahin’i tanık statüsünde ifade vermeye çağırmak istediler. Ama bulamadılar. Fadime Şahin, sanki buhar olup uçmuştu. Buhar olup derken abartmıyorum. NASIL MI? Fadime Şahin’in bu ülkede, hatta bu dünyada yaşadığına dair ortada ne bir belge, neresmi, ne de kişisel bir evrak var. Şahin’in nüfus kayıtları, SSK kayıtları yok. Hepimizin günlerce izlediği Müslüm Gündüz basılmasının ardından gelen mahkeme kayıtlarında ise kendisinden üstünkörü bahsediliyor. Sadece bir iki cümle. İnanabiliyor musunuz? Ortada Fadime Şahin diye biri yok artık. PEKİ NE OLDU? Önce Fadime Şahin’in geçmişiyle başlayalım. Fadime Şahin, muhafazakâr bir aileden geliyor. 1972 Malatya Arguvan doğumlu. Hayat ona pek de adil davranmamış olacak ki 1995 yılına kadar Aksaray’da şu anda restoran hizmeti veren bir mekânda, konsomatris olarak çalışıyor. Bir gün kapısını iki kişi çalıyor. Biri, kamuoyunun yakından bildiği, hatta geçtiğimiz günlerde Ergenekon kapsamında ifadesi alınan bir isim S.S. Bu ismin önderliğinde Fadime Şahin bir süre Fatih’te dini bir eğitimden geçiriliyor, görüntüsü değiştiriliyor. Ardından Müslüm Gündüz ile tanıştırılıyor. Gündüz ne kadar bu işlerin içindeydi, bu kumpasa ne kadar kendi isteğiyle katıldı, bilemem. Benim araştırmalarım Fadime Şahin ile sınırlı. Fadime Şahin-Müslüm Gündüz ilişkisi planlanırken Şahin bir işadamının yanında sekreter olarak işe başlıyor. O işyerinde iki ismi var. Bazıları kendisine “Kevser” diyor, bazıları “Fadime” diye sesleniyor. Çalıştığı şirketin ismi Avitaş. Avitaş 1969 yılında Mak. Yük. Müh. Eşref Avdagiç tarafından kurulmuş, kompozit plastikten komponentler imal eden ve otomotiv sanayiine yönelik çözümler üreten bir şirket. O dönem Pendik SSK’da kayıtlı olarak gözüken Fadime Şahin’in patronu ise Eşref Avdagiç’in oğlu Şekip Avdagiç. Fadime Şahin’i bizzat işe alan da o. İyi de biz bu ismi nereden biliyoruz? Şekip Avdagiç, Nuri Çolakoğlu’ndan boşalan 2010 İstanbul Kültür Başkenti Yürütme Kurulu Başkanlığı’na gelen isim. Hadi bakalım buradan buyurun. Ne alaka yani? Biraz araştırdım. Avitaş, Başbakan Erdoğan’ın İstanbul Belediye Başkanlığı döneminde kamuoyuna İGDAŞ yolsuzluğu olarak geçen tablonun da başaktörü. Gerçi açılan davalar zaman aşımından düşmüş ama Avitaş’ın ve Avitaş’ın eski ortağının kurduğu Kimelsan Kimya’nın başı, bir dönem naylon faturalar konusunda epey ağrımış. Aslında olup biteni anlamak zor olmasa gerek. O dönemdeki vergi beyannameleri ortada. Ama bu da başka bir yazı konusu. Dönelim Fadime Şahin’e... Ne dedik? Buhar oldu uçtu. Kanıt mı istiyorsunuz? Buyurun TC kimlik numarasını: TC 37570863278. Araştırın bakalım ortada böyle biri var mı? Hani tıpkı şu ünlü Bourne Identity filmi gibi. Kadına ait bütün bilgiler yok edilmiş. Ben en iyisi mi size neler olduğunu anlatayım. Fadime Şahin o kanal bu kanal dolaşıp ağladıktan sonra birilerinin emriyle önce Hollanda’ya gönderilmiş. Bir süre bu ülkede yaşayan Şahin, oradan Almanya’ya geçmiş. Şimdi ise Türkiye’de ama Fadime Şahin olarak değil. PEKİ ONU BUHAR EDEN KİM? Fadime Şahin, “Tanık Koruma Programı”yla yeni bir kimlik kazanmış. Şu anda Türkiye’de ama İstanbul’da değil. Yeniden estetik ameliyat yaptırmış. Görenlerin söylediklerine göre yüzü fazla değişime uğramamış ama tarzı farklı. Başı açık, son derece modern giyimli. Hayatını İstanbul dışında sürdürüyor. Çalışıyor ve yeni kimlik numarası, yeni ismi ve yeni nüfus kayıtları var. İsmi mi ne olmuş? Fadime Şahin’in artık iki ismi var. Bu ismi ve soyadını yayınlamak doğru değil diye düşünüyorum, o yüzden birinci ismi ve soyadının baş harflerini veriyorum. Fadime Şahin, artık Tuğba A.Y. olarak hayatına devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde İstanbul Emniyeti bünyesinde, sesiz sedasız, ilk defa Tanık Koruma Şube Müdürlüğü kuruldu ve başına da Organize Şube Müdür Yardımcısı, deneyimli polis Azmi Araz getirildi. Bu gelişme bile resmi olmayan tanık koruma programlarından duyulan rahatsızlığın önemli bir göstergesidir. Şimdi gelelim aklımı kurcalayan sorulara: 1- Fadime Şahin, niye Tanık Koruma Programı’na alındı? 2- Fadime Şahin, neyin tanığı? 3- Hayatı tehlikede mi? Kim tarafından tehdit ediliyor? 4- Fadime Şahin, Ergenekon soruşturması kapsamında tanık olarak mı dinlenecek yoksa sanık olarak mı tutuklanacak? 28 Şubat döneminin başaktrislerinden Fadime Şahin’e ne olup bittiği, onun geçmişi ve yaşadıklarını bilmeye hakkımız var diye düşünüyorum. Üstelik 28 Şubat süreciyle ilgili bazı gerçeklerin ortaya çıkmasını sağlayacaksa eğer, çok daha önemli diye düşünüyorum. Fadime Şahin’in Tanık Koruma Programı’yla buharlaştırılması ise Türkiye’nin gündemini doğru algılayabilmemiz için önemli bir bilgi. NOT: HABERTÜRK, Fadime Şahin’in “MİT’in koruma programı” ile kimlik değiştirdiği iddiaları üzerine MİT’i aradı. Teşkilat adına verilen yanıtta “Teşkilatın bir tanık programı olmadığı, hele hele Fadime Şahin ile herhangi bir ilgilerinin bulunmasının dahi düşünülemeyeceği” açıklandı.