Hatıralar, hakikatten ziyade hakikatin şiirini aksettirdikleri için hoşumuza giderler.

"Size gençliğimin en heyecanlı, mesut bir devrini borçluyum Bersad Hanımefendi! Tanıştığım yıl tam yirmi dört yaşında idim." "Ben de yirmisinde." "Evet, ancak yirmisinde idiniz. İlk buluşmamızı hatırlıyorsunuz, değil mi?" "Hemen hemen aynı helecanla... hepsi, bütün sahne gözümün önünde... zamanla gider diye korkuyordum ama bereket gitmek bilmiyor. Yürek çarpıntılarıyla hatırlayıp duruyorum." "Bende de aynı şey oluyor. Hatta bu hatırlayışların tadı galiba oluşlar zamanındakinden daha latif! Yıllar hatıraları perdahlıyor, hem pürüzlü taraflarını yontup onları tenasüplü şekillere sokuyor, hem de cilasını verip keskinliği kalmamış bir ışıkla güzelliğini arttırıyor." "Öyle oluyor, pek doğru... hatıraları seyrettiğimiz ışıkta bir başkalık, esrarengiz bir hassa var." "Şu mehtap ziyası gibi! Bakınız: güzeli daha da güzel hale getiriyor; çirkini de örtüyor, süslüyor, güzele benzetiyor; kirli bir su birikintisini bile gümüşleyip ona bir pınar aya berraklığını veriyor. Biz hatıralarımızı böyle bir ışık altın görürüz: güzelliği arttıran, çirkinliği eksilten marifetli, sihirbaz bir aydınlık içinde! Hatıralar, hakikatten ziyade hakikatin şiirini aksettirdikleri için hoşumuza giderler. Mazimizin çiğ ışıkta gözden geçirilmesine tahammülü yoktur."
Refik Halid Karay - Kadınlar Tekkesi - Sayfa 185

Türü
Roman
Sayfa Sayısı
701
Baskı Tarihi
2009
Yazılış Tarihi
1941
ISBN
978-975-10-3025-2
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
İnkılâp
1888 yılında Beylerbeyi’nde doğan Refik Halid, 18.yüzyıl sonlarında bir kolu Mudurnu’dan İstanbul’a göçen Karakayış ailesindendir. Galatasaray Sultanisi ve Mekteb-i hukuk da okuyan yazar, Meşrutiyet sıralarında gazeteciliğe başlamıştır.Kısa sürede üne kavuşmuş Fecri Ati edebiyat topluluğunun kurucularından olmuştur. Kirpi adıyla taşlamaları ve siyasal yazıları sonucu İttihat Terakki hükümetince Anadolu ‘nun çeşitli illerinde 5 yıl sürgüne gönderilmiş, ancak 1.Dünya Savaşı’nın son yılı İstanbul’a dönebilmiştir.Dönüşünde Robert Kolej’de Öğretmenlik, Sabah Gazetesi başyazarlığı, ilk kez Posta-Telgraf Genel Müdürlüğü yapan Refik Halid, bu ara tanınmış Aydede mizah dergisini de çıkarmıştır. Bazı siyasal davranışları yüzünden memleketten ayrılmak zorunda kalan yazar, Haleb’e yerleşerek Vahdet Gazetesini çıkarmış, Hatay’ın Türkiye’ye bağlanmasında yazıları ve çalışmaları ile katkıları olmuştur. 1938’de yurda dönen Refik Halid, çeşitli dergi ve gazetedeki günlük yazıları ve 20 kadar romanı ile yaşamını sürdürmüştür. 18.7.1965 tarihinde İstanbul’da ölen yazar; tekniği, dilinin güzelliği, taşlamalarının inceliği ve tasvirlerinin kuvveti ile ün yapmış, Modern Türk Edebiyatı’nın temel taşlarından biri olmuştur. (Arka Kapak)