1.Yüzünde bütün öğrencileri tarihten ikmale kalmış orta ikiden terk bir sınıf vardır. Bir de hakedilmemiş acıların acemiliği... 1943'ün bir sabah ayazında Ayasofya önünde uygulamalı yurttaşlık dersine katılan Cankurtaranlı kısa pantolonlu bir ilkokul öğrencisi, darağacında sallanan adamın boynunun eğriliğini miras alır. 'Yağmurların hüznü bile yaşlandırır' ; ancak 'bir çocuğun yüreğindeki eğrilik hiç düzelmez'.
14.Marjinal, sıkı, sivil, ters, aykırı, kara bir şairdir. Bir türlü klasik olamaz. Hala gündemde, hala okunuyor, tartışılıyor, bize de "iyi ki klasik olamadı" demek düşüyor. Türkiye'de klasik olmak tükenmişlikle eşdeğerdir çünkü.
15. Şiiri iktidar olamaz. Bırakın iktidara gelmeyi tedavülde kalması bile şaşırtıcıdır. "Ben ne düşüncemin ne şiirimin iktidara gelmesini istemiyorum, istemem!" der. Birkaçı dışında şiiri ortalama okurun algılama düzeyinin üstündedir. Şiiri üstüne sözlük -hem de üç ayrı sözlük hazırlanan tek şairdir.
16. Sivilliğe sıkı bir tanım getirir: "Esas duruş, mülkün temelidir!" Sivilliğini şu sözleri ile pekiştirir: "Orospuların, yol göstericilerin, yersiz yurtsuzların, kimsesizlerin, sokaklarda yaşayanların, açların ve parklarda barınanların, dışlanmışların, orta ikiden ayrılanların, oturanların fallokrat kabadayıların, berduşların kısacası tarih dışına düşürülen lümpenlerin yanında rahat ediyorum ben."
19. Şiirin parasız yatılısıdır. "Devletle yatan iktidarla kalkar" diyerek belki de devletin kapısından erken kaçar, kaçmak zorunda kalır.
Edebiyat Karın Doyurmaz Çay İçirir -
Sayfa 10
-
Türü
Diğer
Sayfa Sayısı
221
ISBN
9944588105
Baskı Sayısı
0. Baskı
32 Kısım tekmili birden...
Ayrı ayrı nedenlerle, farklı zamanlarda, farklı dergilerde daha çok Yolcu'da Edebiyat Karın Doyurmaz Çay İçerir ve Şiiri Özlüyorum'da Portreler başlığı altında yayımlanan yazıları ki kazandıracak bir bağlam oluşturmaya çalıştım.
Otuz İki Kısım Tekmili Birden başlığı altındaki isimlere, sinema yazılarımdan seçtiğim metinleri ekledim. Bu bölüm, araya girmiş parçalar biçiminde değerlendirilebilir.