Soruları Öldükten Sonra Cevaplayan Mürşid!

Neden Altını Çizdim?
Bu tasavvuf üslubu bana çok boğucu geliyor. Gaybı yalnız Allah bilir. Gerisi boş laf...
Genç maârifçi, meslek hayâtının çetin imtihanlarını muvaffakiyetle cevaplandırıp, her gün bir yeni müşkülle güreşir dururken, günün birinde mürşidi Edhem Efendi Filibe'den kalkıp Manastıra geliyor. Bu, iki büyük insanın dünya planında son karşılaşmasıdır. Öyle anlaşılıyor ki kudretli mürşit, genç müridine bir veda ziyareti yapmak lüzumunu duymuştur. Gerçi henüz kendisi de genç denecek bir çağda, kırk beş yaşındadır. Sağlam ve sıhhatlidir de. Fakat yeryüzüne, yalnız iki insanın yetişmesi için gelmeyi kabul etmiş olduğunu söyleyen bu büyük adam, ne çâre ki memleketine dönmek için mukavelesi tamamlanmış bir hoca gibi, dünyâyı terkedeceği zamanı çok evvelden bilmektedir. Bir yıl evvel de İstanbul'dan Filibe'ye hareket ederken Hatice Cenan Hanım'a: "Dünyâda bir sene daha kalacağım. Artık bir daha beni göremeyeceksin" diyerek bu duygulu, muztarip fakat metin kadını, olduğu yere yıkan acısı ile baş başa bırakarak gitmiştir. Filhakika, Edhem Efendi Filibe'den Manastıra gelip son vazifesini de yerine getirdikten sonra tekrar memleketine dönmüş ve birkaç ay sonra da dünyâdan göçtüğünü mânâda bildirerek, yerine genç müridini bırakmış olduğunu söylemiştir. Genç maârif müdürü için artık mesuliyet ve ağırlık devresi başlamak üzeredir. Edhem Efendi, araştırıcı, isteyici, sorucu ve baştan ayağa iştiyak olan müridinin sağnak sağnak suallerini eskiden hemen dâima sükûtla cevaplandırmış, ya da sâdece "Gör de bil!" diye kestirip atmışken, şimdi, yâni mânâ planına intikal ettikten sonra, bir suâline bin cevap vermektedir.
Sâmiha Ayverdi - Ken'an Rifâî ve Yirminci Asrın Işığında Müslümanlık - Sayfa 26

Türü
Araştırma
Sayfa Sayısı
592
Baskı Tarihi
2009
Yazılış Tarihi
1951
ISBN
975-7663-95-6
Baskı Sayısı
6. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
Kubbealtı Neşriyat
Editörü
Aysel Yüksel