Yeniden yapılanma kurulu ile değişim!

Süreç gerçekte kişi, kurum ve toplumun kendi değişimidir. Kişi veya kurum olarak sorunu görmek ve çözüm için başkalarının değişimini beklemek doğru bir yaklaşım olamaz. Çünkü hiçbir plan ve çaba, mükemmel bile olsa, başkasının değişimini başaramaz. Ayrıca insanların böyle bir hakkı, yetkisi veya kabiliyeti olamaz. Çünkü sorununu göremeyen veya sorununu kabul etmeyen kişi veya kurumlar da değişime hazır değildir. Değişimin başlangıç noktası kişinin veya kurumun mevcut durumunun problemli olduğunu kabul etmesidir. Bu nedenle reform süreci bir başkasını değiştirmeyi değil kendi değişimini planlamalıdır. Değişimin özü, kendi değişiminin reçetesini uygulamaktır. Bu nedenle teorik olarak Türkiye’deki yeniden yapılanma projesinin merkezden uygulanması düşünülmedi. İdeal bir model olarak “Temel Kanun” hazırlandı ve bunun her kurumun kendi değişimini gerçekleştirmesi için rehber oluşturacağı varsayıldı. Başka bir ifadeyle, birçok ülkenin takip ettiği reform kurumu açmak yerine, ülkemizin özellikle psikososyal niteliği göz önüne alınarak idealist bir düşünceyle herkesin kendini değiştirmesi beklendi. Bu açıdan, “Yeniden Yapılanma Kurulu” rehber düzenlemeleri ve temel yapısal düzenlemeleri çalıştı.
Ömer Dinçer - Türkiye'de Değişim Yapmak Neden Bu Kadar Zor? - Sayfa 28

Sayfa Sayısı
320
Baskı Tarihi
Aralık 2015
Yazılış Tarihi
2011
ISBN
978-605-171-161-4
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
Alfa
"Bu kitap, 2003-2007 yılları arasında yaşanan ve kamu yönetiminde yeniden yapılanma projesi ekseninde dönen olayları, değişim sürecini, siyasî çıkarlar ve güç mücadelesi yapılırken ülkemizin geleceğinin nasıl göz ardı edildiğini hikâye ediyor. Bir bütün olarak başlatılan değişim programının bir parçası olan Kamu Yönetiminde Yeniden Yapılanma Projesi'nin öyküsünü ve projenin yürütülmesi sırasında karşılaşılan olayların perde arkasını anlatıyor.