Sükutun Cazibesi
Sükutun garip bir cazibesi var. Bir kaçış, bir zırh, daha doğrusu bir alibi. Kelimelerin çiğ ve yaralayıcı vuzuhundan uzak, musikî gibi müphem.
Türü
Hatırat
Sayfa Sayısı
220
Baskı Tarihi
2004
Yazılış Tarihi
1980
ISBN
9789754731927
Baskı Sayısı
0. Baskı
İnsan ve Kader
İnsan; tabiattaki insan ve eşya dengesine bakarak ve inanç içinde başını emniyetle koyar. Orada kader rahatsızlık vermez
Türü
Hatırat
Sayfa Sayısı
220
Baskı Tarihi
2004
Yazılış Tarihi
1980
ISBN
9789754731927
Baskı Sayısı
0. Baskı
Türü
Hatırat
Sayfa Sayısı
220
Baskı Tarihi
2004
Yazılış Tarihi
1980
ISBN
9789754731927
Baskı Sayısı
0. Baskı
Türü
Deneme
Sayfa Sayısı
165
Yazılış Tarihi
1513
Baskı Sayısı
0. Baskı
Orijinal Adı
Il Principe
Neden Altını Çizdim?
"akıllı bir hükümdarın , başkalarına ait bir şey üzerine değil kendisine ait bir şey üzerine dayanması gerekir"
Sevilmek, korkulmak ve akıllı hükümdar
Sevilmek ya da korkulmak konusunda sonuç olarak şunu söyleyebilirim: Bazı insanlar, kendi keyiflerine göre sevdiklerinden ve hükümdarın davranışına göre korku duyduklarından, akıllı bir hükümdarın , başkalarına ait bir şey üzerine değil kendisine ait bir şey üzerine dayanması gerekir; ancak daha önce söylediğim gibi, sadece nefret edilmekten sakınmak için çaçba sarfedilmelidir.
Türü
Roman
Sayfa Sayısı
384
Baskı Tarihi
Kasım 2008
Yazılış Tarihi
2008
ISBN
978-975-263-851-8
Baskı Sayısı
0. Baskı
Bir gün Sabâ Melikesi Belkıs’tan, Âdem’le Havva’nın hikâyesini anlamanın bütün bir insanlığın da hikâyesini anlamak manasına geldiğini öğrendim. İnsanın bütün halleri Âdem’de gizliydi ve bütün macera onun hikâyesinde özetlenmişti.
Bu cümleyi yıllarca içimde gezdirdim de bir türlü kalemi elime alamadım, anlatmaya kalkışamadım
Senin haddin buraya kadar.
Deniyordu ki:
Halifesin, dikkat et egemen değilsin.
Tanrı'dansın, Tanrı değilsin. Manzursun nazar değilsin.
Sadece yerini tutansın. Kendisi değilsin.
Kutsal nefesten üflendi sana. Kendini kutsal nefes sanma.
Ruhumdan, denmiş. Ruhum, denmiş sanma.
Bir şeysin, ama kendini her şey zannedip de aldanma.
Varlık nedenini unutma.
Senin haddin buraya kadar. Haddini bil. Ötesine kalkışma.
Yanlız Olmak
Onları duymak için biraz yanlız olmak yeter,inanılabilir olandan tam zamanında kurtulmaya elverecek kadar yanlız olmak.Ama ben,insanların yanı başında,tehlikeyle karşılaşınca onların arasına sığınmaya iyice kararlı olarak yaşıyorum.
Türü
Hatırat
Sayfa Sayısı
406
Baskı Tarihi
Haziran 2007
ISBN
9944-125-12-1
Baskı Sayısı
2. Baskı
Basım Yeri
Gaziemir / İzmir
Editörü
Şeref Yılmaz
Yazan: AHMED ŞAHİN
Yazı Kaynağı: Zaman Gazetesi, Ailem Eki, Sayı: 228
Çileli bir devrin hikayesini Ali Ulvi Kurucu merhumun hatıralarından okumak büyük bir şans. Hayatını tamamen ilme adamış yüksek bir kâmet olan merhum Kurucu, hatıralarıyla da irşad vazifesini yerine getiriyor.
Harap Mabed
Harap Mabed
Rıza Tevfık'in şiirleri sağlığında "Serâb-ı Ömrüm" adıyla kitap olarak neşredilmişti. Şarkı olarak bestelenen güzel eserleri de vardır. Divan tarzında hece ile yazdığı "Harap Mâbed" tanınmış bir şiiridir. Bu manzumeyi İstanbul'daki Mihrimah Sultan camii için yazmıştır:
Vardım eşiğine yüzümü sürdüm,
Etrafını bütün dikenler almış.
Ulu mihrabında yazılar gördüm,
Kimbilir ne mutlu zamandan kalmış?
Batan güneşlerin ölgün nigâhı
Karartıp bırakmış o kıblegâhı;
Mazlum bir ümmetin baht-ı siyahı,
Vîran kubbesine gölgeler salmış.
İslâm'ın bahtiyar bir zamanında
Âb-ı hayat varmış şadırvanında,
Şimdi harâb olan sâyebânında
Dem çeken kuşların ömrü azalmış.
Ayât-ı hikmet var kitabesinde,
Bir ders-i ibret var hitabesinde;
Bağ-ı cennet olan harabesinde
Tekbir sedaları artık bunalmış.
Hey Rıza! Secdeye baş koy da inle,
Taşlar dile gelsin senin derdinle;
Efsâne söyleyim ağla hem dinle,
O şerefk mazi meğer masalmış.
Türü
Roman
Sayfa Sayısı
358
Baskı Tarihi
Nisan 2001
Yazılış Tarihi
1954
Baskı Sayısı
3. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Editörü
Turan Alptekin
Luzumsuz Gevezelik
Lüzumsuz yere konuştum. Ağzımdan bir kelime çıktı. Onun etrafında bir masal uydurdular. Mahvıma kadar gittiler. Ben maalesef kendim başladığım bir yalanın kurbanıyım. Bunu nasıl yaptım? Niçin yaptım? Bilmiyorum. Fakat bu iş böyle...Bir gevezelik...Başka bir şey değil. Belki burada bütün insanlıkla birleşiyorum. Hepimiz kendi masallarımızın kurbanıyız. Fakat,benimki başka türlü oldu. Karımın, çocuklarımın hayatında, kendi hayatımda onun cezasını çekiyorum...Anla beni! Bana insanlar yüklendiler, başka bir şey yok ortada.
Türü
Roman
Sayfa Sayısı
238
Baskı Tarihi
1995
Baskı Sayısı
14. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Hayat yaşayarak öğrenilir
Ey kör! Aç gözünü de düşlerden uyan.Simurg'u göremesen de bari küçük bir serçeyi gör. Kaf dağına çıkamasan bile hiç olmazsa evinden çıkıp kırlara açıl; böcekleri , kuşları ,çiçekleri ve tepeleri seyret. Bırak dünyanın haritasını yapmayı! Daha hayatteyken bir taşı bir taşın üstüne koy.Gülleri ve bülbülleri göremeyip gün boyu evinde oturan adam Dünyanın kendisini hiç görebilir mi?