Türü
Hatırat
Sayfa Sayısı
229
Baskı Tarihi
2002
ISBN
975-6698-52-7
Baskı Sayısı
1. Baskı
Yayın Evi
Kaknüs
Editörü
Seda Darcan Çiftçi
Mütercimi
Petek Budanur Ateş
Orijinal Adı
40 TAGE:ERFAHRUNGSBERİCHT EİNER TRADİTİONELLEN DERWİSCHKLAUSUR
Avrupa, Asya ve Amerika’da yaşamış, maneviyata eğilimli bir psikoterapistin halvet hikayesi:

Sırlar...

Sufiler arasında denir ki "Sırlar kendilerini açığa vurmazlar." Bunun anlamı deneyimlerin sadece onları almaya hazır olanlara gerçekten aktarılabildiğidir.

Türü
Diğer
Sayfa Sayısı
450
Baskı Tarihi
2006
ISBN
975-256-096-2
Baskı Sayısı
1. Baskı
Yayın Evi
Kaknüs
Editörü
Seda Darcan Çiftçi
İsviçre ve Türkiye’de uzun yıllardır uyguladığı psikoterapi seanslarında ruhsal problemlerin envai çeşidine tanık olan Psikiyatr Dr. Merter, sıradan insanı ansızın pençesine alabilen ruh sıkıntısının, içinde bulunduğumuz benlik düzeyine sıkışıp kalmaktan, bir başka deyişle “yükselememekten” kaynaklandığını yazıyor. Kısacası ben, sağlıklı bir yaşam sürsem, sevdiklerimle huzurlu ilişkiler kursam, yeteneklerimi ortaya koyabileceğim bir işe sahip olsam, düzenli olarak dua ve ibadet etsem bile, bir an geliyor huzursuzlanmaya başlıyorum; kafese kapatılmış bir kaplan gibi “kendi katımda” bir aşağı bir yukarı asabi asabi dolanmaktan kendimi alamıyorum. Ve bu, varoluşsal anlamda kendimi geliştirememekten kaynaklanıyor. Merter, modern psikolojiden postmodern bilinç katagorileri kuramcılarına ve tasavvuf literatürüne kadar oldukça zengin bir kaynakçaya dayanan Dokuz Yüz Katlı İnsan’ında, çok katlı ego/nefs modelini oraya koyuyor ve benötesi (transpersonal) psikolojisinin kendine özgü terapi teknikleri çerçevesinde “yükselmenin sırlarına” işaret ediyor. 900 katlı bir gökdelen tasavvur edelim, bulutları yarıp uzaya doğru yükselen… Katların her birinde “biz” varız. Katlar yükseldikçe, letafet kazanan, nuru artan, kaygısı, korkusu azalan, muhabbetle gülümseyen bir başka biz… Bazı “bizlerimiz” varlıklarını daha ziyâde bodrum katlarda sürdürürken bazıları da yücelerden gülümsüyor… Ama en alt katların sakinlerinin bile, üst katlarda aynı muhabbetle gülümseyen asılları var.(…) Alışveriş merkezlerinde gönülleri arzu ile titreyen insanlar, diskoteklerde parlak ışıklar altında hasretle birbirlerine bakan gençler ve balkonunda kafası dumanlanıp gözleri dalan “bilinçaltı dervişi” kardeşimiz, hepimiz istisnasız aynı arayış içerisindeyiz. İçinde sıkışıp kaldığımız bodrum katların kasvetinden kurtulup, daha ferah ve aydınlık katalara çıkarak hakikate yaklaşmak… Bu amaca ulaşabilmekse sadece bu âlemde mümkün.(…) Psikolojik açıdan bakarsak, her kattaki “biz”, alt kişiliklerimizden birine, yani sahnede oynadığımız rolümüze tekabül eder. Bununla birlikte her rol, derununda bir parça huzursuzluk ve tatminsizlik taşır. Bu huzursuzluk bodrum katlarında had safhadadır. Hissedilen acı o denli yoğundur ki, o alt kişilik kendini anestezi etmek zorundadır. Bu nedenle bulabildiği en sert içkileri içerek, bazen de uyuşturucu alarak bu acıyı dindirmek ister. Teselliyi insanda arar. Geceyi beraber geçirdiği sevgilisine en romantik aşk sözcüklerini fısıldadıktan sonra, sabah uyandığında onu bir “acûze” gibi görür. Öyle ki ertesi akşam bir başkasına yönelir. Bir kattan diğerine geçmek, geçici bir rahatlığı da beraberinde getirir ama bir süre sonra o “huzursuzluk” kalpleri içten içe tekrar sarar. Eğer bir üst kata çıkmak mümkün olmazsa içinde bulunulan kat ne kadar mükemmel döşenmiş de olsa şartlar ne kadar da ideal görünse huzur giderek kaybolur. Gizli bir çağrı kulağımıza “Senin yerin burası değil” diye fısıldar. Dokuz Yüz Katlı İnsan, sadece insanın bodrum katlardaki çözümlenmemiş gölgelerini değil de yardımseverlik, fedakârlık ve gerçek âşk gibi üst katlardaki latif duygularını de içine alan ego/nefs modelini ortaya koyuyor ve benötesi terapi tekniklerinden örnekler veriyor. Çözümlemeli rüya örneklerine yer veren Rüya Terapisi bölümü ve örnekli Aktif Hayal Kurma Teknikleri ve Hayır Terapisi, Merter’in yıllardır sürdürdüğü psikoterapi seanslarında bizzat uyguladığı terapi yöntemlerinin başında geliyor.

Vermek...

NEFES, "alma"nın "verme" olmadan anlamlı olamayacağını ve rahatlamanın sadece bu ikisi biraraya geldiğinde mümkün olabileceği gerçeğidir. Çağımız insanının sorunu "alma"dan öte "verme"yi unutmuş olması ve bu sebeple çatlayacak kadar sıkılmasıdır.

Kung Fu Panda
Kung Fu Panda, Mark Osborne ve John Stevenson'ın yönettiği 2008 yapımı bir 3D animasyon filmidir.

I am Po and I'm gonna need a hat

Hikayenin mutlu bir başlangıcı olmayabilir ama kim olduğunu bu belirlemez. Onu hikayenin geri kalanı belirler. Kim olmayı seçeceğin belirler.
Kung Fu Panda
Türü
Deneme
Sayfa Sayısı
192
Baskı Tarihi
2010
ISBN
978-975-9161-49-1
Baskı Sayısı
4. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
SUFİ KİTAP
Editörü
Nihat Dağlı - Rifat Özçöllü
Mütercimi
İbrahim Kapaklıkaya
Orijinal Adı
From the Stage to the Prayer Mat
“Fakr övüncümdür.” buyuran Hz. Peygamber’e selam… Fakr’a Övgü; baskı üstüne baskı yapan Hazreti İnsan ve Sonsuz Kulluk kitaplarının yazarı Rabia Christine Brodbeck’in İslam ve tasavvufla tanışma öyküsünü anlattığı kitap. Dünyaca ünlü, İsviçreli bir modern dansçıyken derin özü keşfediş… Rabia Brodbeck; Müslümanlıkla sadece tanışmakla kalmamış, İbn Arabî, Abdülkadir Geylanî, Hz. Mevlânâ, Hallac-ı Mansur, Beyazıd-ı Bestamî gibi büyük sufilerin kılavuzluğunda İslam’ın derin sokaklarında dolaşmış.

Sanatçı - Mümin

Allah aşkı varlığını tutuşturduğunda, insan, O'nda erimek ister, O'nun huzurunda kalmak arzusuyla tutuşur. Bu aşk, kişiyi Rabbiyle gerçek dostluk düzeyine taşır; muhabbet, tam anlamıyla gerçekleşir. Mümin bu hal üzereyken, Vahidü'l Ehad'a olan aşkını, hayranlığını ve arzusunu ifade iştiyakıyla dolar. Bu hal, sanatçının bir halidir. Sanatçı, derinden bir ihtiyaç ile arzu ettiğini ifade edendir; içinde kopan fırtınayı bir forma dökerek dışarı çıkaran... Mümin de bu anlamda bir sanatçıdır; O'na yakınlaşmak, O'nu görmek ve hissetmek, O'nunla konuşmak iştiyakı hisseder. Böyle hissettiği için de, müminin halleri ibadet hükmündedir.

Türü
Deneme
Sayfa Sayısı
192
Baskı Tarihi
2010
ISBN
978-975-9161-49-1
Baskı Sayısı
4. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
SUFİ KİTAP
Editörü
Nihat Dağlı - Rifat Özçöllü
Mütercimi
İbrahim Kapaklıkaya
Orijinal Adı
From the Stage to the Prayer Mat
“Fakr övüncümdür.” buyuran Hz. Peygamber’e selam… Fakr’a Övgü; baskı üstüne baskı yapan Hazreti İnsan ve Sonsuz Kulluk kitaplarının yazarı Rabia Christine Brodbeck’in İslam ve tasavvufla tanışma öyküsünü anlattığı kitap. Dünyaca ünlü, İsviçreli bir modern dansçıyken derin özü keşfediş… Rabia Brodbeck; Müslümanlıkla sadece tanışmakla kalmamış, İbn Arabî, Abdülkadir Geylanî, Hz. Mevlânâ, Hallac-ı Mansur, Beyazıd-ı Bestamî gibi büyük sufilerin kılavuzluğunda İslam’ın derin sokaklarında dolaşmış.

Hıristiyan İbadeti

Hıristiyanlıktaki ibadet biçimleri günlük hayat içinde deformasyona uğramıştır.Hıristiyanlıkta ahlaki eğitim ve felsefi derinlik vardır ama teoriyi hayırlı bir pratiğe taşıyacak enstrümanları yoktur.

Türü
Deneme
Sayfa Sayısı
192
Baskı Tarihi
2010
ISBN
978-975-9161-49-1
Baskı Sayısı
4. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
SUFİ KİTAP
Editörü
Nihat Dağlı - Rifat Özçöllü
Mütercimi
İbrahim Kapaklıkaya
Orijinal Adı
From the Stage to the Prayer Mat
“Fakr övüncümdür.” buyuran Hz. Peygamber’e selam… Fakr’a Övgü; baskı üstüne baskı yapan Hazreti İnsan ve Sonsuz Kulluk kitaplarının yazarı Rabia Christine Brodbeck’in İslam ve tasavvufla tanışma öyküsünü anlattığı kitap. Dünyaca ünlü, İsviçreli bir modern dansçıyken derin özü keşfediş… Rabia Brodbeck; Müslümanlıkla sadece tanışmakla kalmamış, İbn Arabî, Abdülkadir Geylanî, Hz. Mevlânâ, Hallac-ı Mansur, Beyazıd-ı Bestamî gibi büyük sufilerin kılavuzluğunda İslam’ın derin sokaklarında dolaşmış.
Neden Altını Çizdim?
"Allah'ın ayetleri, mümin'in imanını, kafirin de küfrünü arttırır." diye okumuştum bir yerlerde.
Şu kesin ki her halukarda bir artış var çünkü bulunan Allah; kafir zıddını görüp anlamasa da...

Aramak

...; arayın, mevcut olan her şeyde Allah'ı bulacaksınız.

Türü
Deneme
Sayfa Sayısı
192
Baskı Tarihi
2010
ISBN
978-975-9161-49-1
Baskı Sayısı
4. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
SUFİ KİTAP
Editörü
Nihat Dağlı - Rifat Özçöllü
Mütercimi
İbrahim Kapaklıkaya
Orijinal Adı
From the Stage to the Prayer Mat
“Fakr övüncümdür.” buyuran Hz. Peygamber’e selam… Fakr’a Övgü; baskı üstüne baskı yapan Hazreti İnsan ve Sonsuz Kulluk kitaplarının yazarı Rabia Christine Brodbeck’in İslam ve tasavvufla tanışma öyküsünü anlattığı kitap. Dünyaca ünlü, İsviçreli bir modern dansçıyken derin özü keşfediş… Rabia Brodbeck; Müslümanlıkla sadece tanışmakla kalmamış, İbn Arabî, Abdülkadir Geylanî, Hz. Mevlânâ, Hallac-ı Mansur, Beyazıd-ı Bestamî gibi büyük sufilerin kılavuzluğunda İslam’ın derin sokaklarında dolaşmış.

Bilim Ve Din

Bilimlerin kökeni ebediyete uzanmaktır. Bilim derinlikli sorularının cevabını dinde bulabilir, din ise özde bir tefekkür olan bilimin sonuçlarında tezahür eder.

Türü
Deneme
Sayfa Sayısı
192
Baskı Tarihi
2010
ISBN
978-975-9161-49-1
Baskı Sayısı
4. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
SUFİ KİTAP
Editörü
Nihat Dağlı - Rifat Özçöllü
Mütercimi
İbrahim Kapaklıkaya
Orijinal Adı
From the Stage to the Prayer Mat
“Fakr övüncümdür.” buyuran Hz. Peygamber’e selam… Fakr’a Övgü; baskı üstüne baskı yapan Hazreti İnsan ve Sonsuz Kulluk kitaplarının yazarı Rabia Christine Brodbeck’in İslam ve tasavvufla tanışma öyküsünü anlattığı kitap. Dünyaca ünlü, İsviçreli bir modern dansçıyken derin özü keşfediş… Rabia Brodbeck; Müslümanlıkla sadece tanışmakla kalmamış, İbn Arabî, Abdülkadir Geylanî, Hz. Mevlânâ, Hallac-ı Mansur, Beyazıd-ı Bestamî gibi büyük sufilerin kılavuzluğunda İslam’ın derin sokaklarında dolaşmış.
Neden Altını Çizdim?
"Anladım işi, sanat Allah'ı aramakmış.
Marifet bu, gerisi yalnız çelik çomakmış. (Necip Fazıl)

Sanatçının Ulaşacağı Son Nokta

...: Bir sanatçının ulaşmak isteyeceği en yüksek form, mümin olmaktır. Başka bir ifadeyle hayatın en yüksek formu imandır. Ehl-i Hak için Allah'ın mevcudatını tefekkür etmek ibadettir.

Türü
Deneme
Sayfa Sayısı
192
Baskı Tarihi
2010
ISBN
978-975-9161-49-1
Baskı Sayısı
4. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
SUFİ KİTAP
Editörü
Nihat Dağlı - Rifat Özçöllü
Mütercimi
İbrahim Kapaklıkaya
Orijinal Adı
From the Stage to the Prayer Mat
“Fakr övüncümdür.” buyuran Hz. Peygamber’e selam… Fakr’a Övgü; baskı üstüne baskı yapan Hazreti İnsan ve Sonsuz Kulluk kitaplarının yazarı Rabia Christine Brodbeck’in İslam ve tasavvufla tanışma öyküsünü anlattığı kitap. Dünyaca ünlü, İsviçreli bir modern dansçıyken derin özü keşfediş… Rabia Brodbeck; Müslümanlıkla sadece tanışmakla kalmamış, İbn Arabî, Abdülkadir Geylanî, Hz. Mevlânâ, Hallac-ı Mansur, Beyazıd-ı Bestamî gibi büyük sufilerin kılavuzluğunda İslam’ın derin sokaklarında dolaşmış.

Sanatçı Kimdir

Sanatçı kimdir? Cevabım, hissettiklerini iletmek ihtiyacı duyan kişi olacaktır; kendisini sanat eserleri yoluyla ifade etmeden duramaz o. Çünkü sanatçı, Allah'ın Cemal ve Kemal sıfatlarının açlığını hisseder. Bu hakikati kavrayıp bulduğumda sanatın gerçek anlamını öğrendim. Ondan sonra çabam, Allah'ın yaratıcılğı üzerinde düşünmek oldu. Geçmişte, gerçek bir sanatçı olduğumu düşünüyordum ama şimdi yapılması gerekenin, maneviyatın kanalı olmak gerektiğini düşünüyorum. Kişi, Allah'ın Kendisi aracılığıyla hareket ettiği hassasiyette ve durumda olmalıdır.

Türü
Deneme
Sayfa Sayısı
192
Baskı Tarihi
2010
ISBN
978-975-9161-49-1
Baskı Sayısı
4. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
SUFİ KİTAP
Editörü
Nihat Dağlı - Rifat Özçöllü
Mütercimi
İbrahim Kapaklıkaya
Orijinal Adı
From the Stage to the Prayer Mat
“Fakr övüncümdür.” buyuran Hz. Peygamber’e selam… Fakr’a Övgü; baskı üstüne baskı yapan Hazreti İnsan ve Sonsuz Kulluk kitaplarının yazarı Rabia Christine Brodbeck’in İslam ve tasavvufla tanışma öyküsünü anlattığı kitap. Dünyaca ünlü, İsviçreli bir modern dansçıyken derin özü keşfediş… Rabia Brodbeck; Müslümanlıkla sadece tanışmakla kalmamış, İbn Arabî, Abdülkadir Geylanî, Hz. Mevlânâ, Hallac-ı Mansur, Beyazıd-ı Bestamî gibi büyük sufilerin kılavuzluğunda İslam’ın derin sokaklarında dolaşmış.

Seven anne gerçek kulluğu öğretir

..., insanın kemali kullukta zirveye ulaşır. Seven ve kaygı duyan bir anne gerçek kulluğu öğretir. Anneliğin bu değerini ve mutluluğunu daha önce bilseydim, çok daha fazla çocuk sahibi olmak isterdim.