Türü
Deneme
Sayfa Sayısı
285
Baskı Tarihi
1996
ISBN
975-94832-0-3
Baskı Sayısı
0. Baskı
Basım Yeri
istanbul
Yayın Evi
kaknüs
Mütercimi
Metin Karabaşoğlu
Orijinal Adı
Pensées

Eğlence ve oyalanma

İnsan gerçekten mutlu olsaydı, eğlenip oyalanmaya daha az zaman ayırdığında, daha fazla mutlu olurdu. - azizler ve Tanrı gibi. "Evet ama, eğlenip oyalanmaktan neşe duyan biri de mutlu değil mi?" Hayır: Çünkü eğlence ve oyalanmada her nereden gelirse gelsin, dışarıdan gelen bir neşe sözkonusudur. Durum bu olduğuna göre, mutluluğunu eğlencede arayan bir insan dışa bağımlı bir insandır. Ve, bizi kaçınılmaz bir biçimde eleme maruz bırakması muhtemel binbir hal yüzünden huzursuzluğa düşmeye açık durumdadır.

Türü
Hatırat
Sayfa Sayısı
406
Baskı Tarihi
Haziran 2007
ISBN
9944-125-12-1
Baskı Sayısı
2. Baskı
Basım Yeri
Gaziemir / İzmir
Yayın Evi
Kaynak Yayınları
Editörü
Şeref Yılmaz
Yazan: AHMED ŞAHİN Yazı Kaynağı: Zaman Gazetesi, Ailem Eki, Sayı: 228 Çileli bir devrin hikayesini Ali Ulvi Kurucu merhumun hatıralarından okumak büyük bir şans. Hayatını tamamen ilme adamış yüksek bir kâmet olan merhum Kurucu, hatıralarıyla da irşad vazifesini yerine getiriyor.

Son Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi'nin Dramı

Hükümetin baskısını ve Sabri Efendi'nin Yunanistan'dan ayrılmak üzere olduğunu duyan Yunan kilisesi ileri gelenleri, kendisini ziyaret ederek, hükümetin buna hakkı olmadığını ve dava açmasını ve kendilerinin ona destek olacaklarını bildirmişler. Sabri Efendi şöyle söylerdi: Bu yola başvursaydım, belki kalabilirdim. Ama nereye gömüleceğim endişesi beni çok rahatsız etmişti. Ayrılmak için teşebbüslerime devam ettim. Mısır, Şam, Bağdat ve daha Müslüman bilinen hükümetlere yazıp müracaat ettim: "Ben filânım, dünkü Osmanlı Devleti'nin şeyhülislâmıyım. Pasaportum yok. Memleketinize, misafir veya mülteci olarak gel­mek istiyorum. Her ne şekilde kabul ederseniz... Pasaport mu gönderirsiniz, davet mi edersiniz, bir lise pase, sefer kâğıdı mı verirsiniz, bir şey verin. Atina'da bulunan konsolosunuza bildirin." Hepsinden "özür mektupları" geldi. İsteğimi yerine getiremedikleri için özür beyan ediyorlardı. Tekrar yazdım: "Yahu, Müslümanların şeyhülislâmına bir lise pase veremeyecek kadar acz içinde iseniz, o köşelerde ne diye oturuyorsunuz? Sizler, devlet başkanı, hükümet reisi değil misiniz? Bu kadar acz içinde misiniz? Ölürsem nereye gömüleceğim? diye korkuyorum. Bir şeyhülislâmı, şu kadar yüz milyonluk bir Müslüman dünyasının şeyhülislâmı ölecek de gavur kabristanına gömülecek, bunun mes'uliyeti, ân, namusu kime aittir? Ne oturuyorsunuz o köşelerde öyleyse?" dedim.

Türü
Roman
Sayfa Sayısı
167
Baskı Tarihi
2010
ISBN
978-975-05-0263-7
Baskı Sayısı
3. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
İletişim
Editörü
Can Cankoçak-Murat Gültekingil
Sıkı bir dostluk... Aslında hikâye onların hikâyesi, Ender’in ve Çetin’in... Günün birinde hayatlarına bir genç kız girer. Şimdi düşünme, hatırlama ve kendini didikleme zamanıdır. “Nihal’e başından beri olduğumuzdan farklı göründük. Böyle gerekmişti. Koruyucu, kollayıcı, soğukkanlı, ne yapması gerektiğini bilen, Nihal düzgün yürüsün, üniversiteyi uzatmadan bitirsin, yaşadığı felaketten makul adımlarla uzaklaşsın diye asfalt döşeyen iki orta yaşlı, deneyimli erkek. Biri göbekli, diğeri kel.”

Ekşın

Hareket etmezsen acı üzerinde birikir.

Türü
Diğer
Sayfa Sayısı
544
Baskı Tarihi
2010
Baskı Sayısı
0. Baskı
Yayın Evi
Sufi Kitap
Büyük hakîmlerden Atâullah İskenderî Hazretlerinin mârifet ve hakikat taliplerine değerli öğütler içeren eşsiz eseri "El-Hikem" hakkında mutasavvıflar, "Namazda Kur'an'dan başka bir kitap okumak caiz olsaydı, 'Hikem' okunurdu." dediler.

Carpe Diem

Yine o Hazret(Sehl bin Abdullah Tüsterî Hazretleri)'e soruldu: "Gerçek derviş ne vakit rahat bulur?" Cevap verdiler: "İçinde bulunduğu vakit ve zamandan başka vakit ve an düşünmediği vakitte rahat bulur."

Türü
Diğer
Sayfa Sayısı
544
Baskı Tarihi
2010
Baskı Sayısı
0. Baskı
Yayın Evi
Sufi Kitap
Büyük hakîmlerden Atâullah İskenderî Hazretlerinin mârifet ve hakikat taliplerine değerli öğütler içeren eşsiz eseri "El-Hikem" hakkında mutasavvıflar, "Namazda Kur'an'dan başka bir kitap okumak caiz olsaydı, 'Hikem' okunurdu." dediler.

23. Hikmet

Ey insan, hayatının sayılı nefeslerinin her birinde Cenab-ı Hakk'ın senin için takdir ettiği bir ş vardır ki, onu elbette icra eder. Teneffüs ettiğin her bir nefes hakkında ey sâlik Tecelligâh-ı takdîr-i kadîm-i Rabb-i İzzet'tir. Nefesler Hak Teâlâ'nın biçtiği kaderin zarflarıdır. Her bir nefeste nimet, belâ, tâat ve mâsiyetten her ne takdir olunmuşsa, elbette onu Cenab-ı Hak ortaya çıkaracaktır. "Nefesin canı var, tutmayana ziyanı var." Bu söz, insana ait sayılı nefeslerin, kaderin zarfları olduğunu belirtir. Nefesler insana verilmiş emanetlerdir, çünkü ömür sermayesidir, izzet ve saadet mayasıdır. Onun daralması ölümdür, genişlemesi de hayat... Ezelde yazılmış olan kaderin hükümleri, kulun işlerinin teferruatını kaplayıp kuşatmıştır, onların hepsi ilâhî hakları gerektirir. İlahî hakların insan nefesleriyle ortaya çıkmış olması, insan nefeslerinden ahirette hesap sorulmasını icap ettirmiştir. Bu durum nefeslerin dünya işlerinde Allah rızasına uygun olarak harcanmadığında, kişinin cezaya uğramasını gerekli kılar. Şu halde edepli sâlik, her nefeste edebi korumalı ve Rabbini düşünmelidir ki, bütün işlerinde Hak yolunda gidebilsin ve kudsî nefes sahiplerine uyabilsin. "Allah'a giden yollar, mahlûkatın nefesleri sayısıncadır." sözünün manası işte budur.

Türü
Diğer
Sayfa Sayısı
544
Baskı Tarihi
2010
Baskı Sayısı
0. Baskı
Yayın Evi
Sufi Kitap
Büyük hakîmlerden Atâullah İskenderî Hazretlerinin mârifet ve hakikat taliplerine değerli öğütler içeren eşsiz eseri "El-Hikem" hakkında mutasavvıflar, "Namazda Kur'an'dan başka bir kitap okumak caiz olsaydı, 'Hikem' okunurdu." dediler.

Kurtuluş, Mârifet, Vuslat

Şeyh-i Ekber Muhyiddin Arabî Hazretleri üç tecelliye (ef'âl, sıfat, zat) işaret buyurarak: "Her kim halkı Allah ef'âlinin masdarı görürse, fâiz-i necah olur (kurtulur). Sıfatullahın mazharını görürse, ârif olur. Sırf yok olduğunu anlarsa vâsıl-ı ilâllah olur (Allah'a kavuşur)." buyurmuştur.

Türü
Diğer
Sayfa Sayısı
527
Baskı Tarihi
Eylül 2010
ISBN
978-605-5482-00-8
Baskı Sayısı
0. Baskı
Basım Yeri
Ankara 2010
Yayın Evi
FECR YAYINEVİ
Mütercimi
Prof.Dr.Hicabi Kırlangıç - Prof.Dr.Derya Örs
Orijinal Adı
Hubut der Kevir
Birden elindeki elmayı uzattı ve gözleriyle benden onu dişlememi istedi. Fakat ben dudaklarımı daha sıkı kapattım. Yüreğimdeki dilsiz bir duygu diyordu ki an, büyük bir inkılâp anıdır. Bütün varlık olduğu yerde durmuş heyecanla bekliyordu. O, bir isyan alevi gibi karşımda dalgalanıyor ve sabırsız yakıyordu beni. Bense kalbinde korkunç bir volkanın patlamak için sabırsızlandığı dağ zirvesinin sakinliğine sahiptim. O her an daha kararlı ve saldırgan, ben her an daha tereddütlü ve ezgin. Günah duygusu.

Ve işte bu benim hayatım!

Göğsümün üstüne düşen bu ağır ve acımasız "yaşamak" kayasının altında dayanıklılığım, başımın üstünde duran bu kısa ve dertsiz çatının altında senin de var olduğunun bilincine varmamla birlikte güç buldu. Senin de bu gurbette oluşunu düşünerek rahatladım. Nefes almayı, var olmayı, kendi bulunuşumu, gurbeti, kalabalıklar arasındaki acıklı yalnızlığı, gürültü patırtı ortasındaki ağrı verici suskunluğu, kalabalığın içindeki korkunç kimsesizliği, başkalarında tutsak olmayı, kendinde gizlenmeyi, söyleyememelerin bunalımını, yazamamalarının düğümünü, seslerin iğrenç örtülerinin ardında meçhul kalmayı, sonuçsuz bekleyişlerin yakıcı ateşini, evet bunların tümünü senin uyanık gözlerin bende görmüş ve ilhamının dili beni bütün bunların bilincine vardırmıştır. Bunların hepsini "senin var olduğunu biliyor oluşumun" kutsal ve mucizevi tesellisiyle içimde tutuyor ve böylelikle bu gam enkazının altında ayakta duruyor, yürüyor, soluk alıp veriyor ve yaşıyordum. Şimdi sen ölümle birlikte gittin ve ben burada, sadece her nefeste sana bir adım daha yaklaşıyorum umuduyla soluk alıp veriyorum. Ve işte bu benim hayatım!